6 Şubat 2016 Cumartesi

Kiehls Bakım Ürünleri




Herkese merhaba
Uzun bir süre önce yayınladığım postumda  Kiehls markasıyla olan tanışmamı anlatmıştım. Ürünleri denedikten sonra tekrar yazacağımı da belirtmiştim. Önceki posta bakmak için tık tık

Şimdi 2 aylık bir deneme sürecinden sonra deneyimlerimi paylaşmak isterim.




Öncelikle Calendula serisini kullandığımı belirtmek isterim. Karma bir cildim olduğu için bana bu seriyi önermişlerdi. Başlarda önceki yazımda da belirttiğim gibi hiç köpürmüyordu. Eyvah dedim köpürmüyor ve köpürmeyen temizleyicileri pek sevemiyorum. Bol bol kullanıyordum ama yine de pek köpürmüyordu. Sonradan bir gün duş sırasında uygularken farkettim yüzüm ne kadar ıslak olursa o kadar çok köpürüyordu. Üstelik ufacık bir parçası bile yetiyordu. Hay allah dedim bu zamana kadar boşuna üzülmüşüm. Artık kullanmadan önce yüzümü iyice bir ıslatıyorum ki bol köpürsün. Sanki köpüklü bir sabunla yıkıyorsunuz gibi ama yüzünüzü yumuşacık yapıyor. Başlarda biraz sivilce çıkarmadı değil ama bana zaten bunun olabileceği söylenmişti. 1 ay sonra bu sorun bitti. Artık eskisi kadar sivilce çıkartmıyor, hatta şu son zamanlarda normalde oldukça problemli olan cildim yatışmış gibi. Bir sıkıntım yok.


Toniği için düşüncelerim değişmedi. Çok çabuk bitecek. Pamuğa bol bol dökmeniz gerekiyor, yoksa toniği hissedemiyorsunuz. Pahalı bir ürün ve açıkcası çabuk bitmesi çok işime gelmiyor.Ama çok güzel temizliyor. O bol köpüklü temizleyicisinden sonra sanıyorsunuz ki cildiniz de hiç yağ, makyaj, kir kalmadı. Öyle değil işte pamuğa bir bakıyorsunuz bir dünya makyaj kalınısı.

Temizlik konusunda bir numaralar anlayacağınız. Ama hiç indirime giren bir marka değil. Devamını getirmek istiyorsanız belli bir bütçe ayırmak zorundasınız. Yine alır mıyım param varsa tabi ki :)Bu şekilde ikili 200 tl.

Bu ürünleri tamamlayıcı ürünlerle kullanırsanız sonuç mukammel olacaktır. Ben tester ürünlerini kullandığımda maske, peeling ve nemlendiricisine bayılmıştım. Serum düzenli kullanabildiğim bir ürün değil, yatmadan önce kullanılan ürünler benim için hep sıkıntıdır, üşenirim, unuturum. O yüzden almadım. Nemlendirici de cildim çok yağlı olduğundan pek ihtiyaç duyduğum bir ürün değildi. Ama peeling ve maskesine hayran kalmıştım ve almalıydım. En nihayetinde de bir önceki postumda anlattığım gibi teee Canada yollarını aşarak bana ulaştı. Pek çok yollar katetti yani benim için :p





Nedir maskesinin özelliği peki? İçersinde Amazon beyaz kili bulunuyormuş, nedir ne değildir pek anlamam. Sitelerinde uzunca bir içerik bulmak mümkün. Ama hayatımda kullandığım en güzel kil maskesi. Bir kere fiyatına göre oldukça iyi ve uzun bir süre gider. Azıcık bir sürümü bile yetiyor. İnanılmaz yumuşak bir sürümü var. Katı bir formda değil. Daha önce çok katı formlu maske kullandığımdan bunun uygulaması çok koly geldi bana. Yaklaşık10-15 dk bekleyip duruluyorsunuz. Uygulaması kadar çıkarması da oldukça basit. Daha önce kullandıklarımdan çıkarması oldukça zorlu olanları da vardı, illallah etmiştim yani. Pratikliği kadar işlevi de harika. Yüzünüz yumuşacık oluyor, gözenekleriniz ilk kullanımda bile gözle görülür derece küçülüyor. İlk başlarda bi yanma hissi oluyor bende neden bilmiyorum ama 3 dk sonra bu his kayboluyor. Ve gerçekten çok temizlenmiş hissediyorum yüzümü. Bittikçe alırım ben bu üründen.Fiyatı 82 tl.


Peeling ise tam bir harika.Tester ürünü kullanır kullanmaz anlamıştım mükemmel olduğunu.Mikronize deniz kabuklarıyla derin arındırma adı altında geçiyor. Gerçekten uygularken sanki deniz kabuklarını yüzünüze sürtüyormuşsunuz gibi.  Banyoda duş esnasında uyguluyorum. Ancak haftada en fazla 2 kere uygulanmalıymış. Üstelik 30 sn uygulamanızı tavsiye ediyorlar, tahriş edici bir özelliği var. Ben de bir sorun yaratmadığından daha uzun uyguluyorum ama en fazla 2 dk uygulamanızı söylüyorlar. Çok bastırmadan hafifçe ovalayarak uygulamanız gerekiyor. Hassas bir cilde sahipseniz sorun yaratabilir.Düzenli kullanım ile cildi pürüzsüzleştirmeyi ve gözeneklerin görünümünü, renk bozukluklarını azaltacağını vaad ediyor. Fiyatı biraz pahalı. 75 ml 150 tl.


Genel olarak ben bu setlerden oldukça memnunum. Merak edip aldığım bir üründü iyi ki de almışım diyorum :) Siz hangi marka bakım ürünlerini kullanıyorsunuz?



4 Şubat 2016 Perşembe

John Frıeda Saç Köpükleri



Kıvırcık saç kullanan ve düzenli perma yaptıran biri olarak kusursuz bukleler, kabarmayan ama hacimli saçlar benim favorim. Çok ince telli saçlara sahip olduğumdan hacim problemi yaşıyorum. Üstelik buklelerim şekil alırken beni çok zorluyor. Son zamanlarda kullandığım bir üründen bahsetmek istiyorum. John Frıeda saç köpükleri. Gratis indiriminde aldığım köpüklerin çeşitli formları mevcut. ben bitanesini bukle belirginleştirici saç köpüğü, diğerini de hacim kazandıran saç köpüğü olarak aldım ama bence işlevsel olarak aynılar. Şimdiye kadar kullandığım en güzel saç köpükleri. Öncelikle ufacık bir sıkımdan sonra avucunuza gelen köpük şişerek kocaman bir köpük haline geliyor, yani ufak sıkımlar size yetiyor ve uzun süre kullanabiliyorsunuz. Saçınız ciddi anlamda bir vigo yardımıyla kıvır kıvır oluyor. Elektriklenmiyor, kolay şekil alıyor. Ve her şeyden önemlisi yani en azından benim için öyle saçını çok sert yapan, kurutan, kalıp haline sakan bir köpük değil, yumuşacık. Saçlarım yatana kadar yumuşacık, sürekli oynayasım geliyor. Bu köpükleri kullanmaya başlayalı saç kremi kullanmayı bıraktım. İlk kullanımdan itibaren göreceksiniz ki banyo yaparken su saçınıza değdiği andan itibaren  saçlarınız yumuşacık. Sanki saç kremi kullanıyormuşcasına bir yumuşaklık bu bahsettiğim. Yarattığı his muhteşem bence.  En önemli özelliği bu:yumuşaklık

Tek eksi yanı bence: Sabah uyandığımda saçlarımın hala dağınık ve berbat gözükmesi. Bunun bir çözümü gerçekten var mı bilmiyorum ama ben de dizilerdeki gibi yatıp kalktığımda hala şekilli saçlar istiyorum :) köpükler biraz bu konuda eksi, saçlarınızı fena dağıtıyor ve ertesi gün yıkmadan tekrar kullanmanız mümkün değil. Lütfen bu konuda bi çözüm bulunsun :)

3 Şubat 2016 Çarşamba

Canada Yurtdışı Alışverişinden Kaptıklarım ve Canada 'dan Ucuza Ne alınır?


Kaptıklarım diye başlık attığıma bakmayın. Zannedersiniz ki çok uygun fiyatlara bir alışveriş yaptım. Yok öyle bir şey. Aldığım alacağım en uygun ürün yukarda resmini gördüğünüz Nike air max ayakkabıları oldu.
Bir önceki postumda kardeşimin yurtdışından döndüğünü yazmıştım. Dil eğitimi için  uzun bir süre önce Canada ya gitmişti. Giderken ne hayallar kurmuştum ahhh ahhh şimdi neler alırız neler diye. Pek hayal ettiğim gibi olmadı. Canada ülke olarak çooookkk pahalı bir yer. Ucuz bir şey bulmak mümkün değil. Belki kıyafetler ya da bazı ürünler ülkelerinde kazandıkları paraya göre  kendilerine  normal ya da ucuz olabilir. Ama Türkiye ye göre hiç de ucuz değil. Türkiye de kaça ne alınırsa Canada da aynı para. Kısacası hayallar yattı diyebilirim. Dikkat uzun bir post geliyor.

Açıkcası kardeşim de ilk gittiğinde ülkenin bu kadar pahalı olduğunu bilmiyordu. Biz de öyle tabi. Anlattığına göre yiyecekler, kiralar oldukça yüksek iken diğer hayalini kurduğumuz ürünlerde kendi ülkelerine göre normal bize göre pahalıydı. Örneğin ilk gittiğinde Zaradan bir mont almak istemiş kardeşim. Malum oldukça soğuk bir ülke. Türkiye de 350 tl olan bir montu Canada da daha ucuza alırım diye almamışken Canada da Türkiye parasıyla 450 tlye almak zorunda kalmış. Ordan ucuza alırım diye yanında kalın bir mont da götürmeyince mecbur kalmış almaya tabi.

Uzun bir süre alışveriş merkezlerini gezdi. Sipariş listemde yer alan Naked paletler, Mac ürünleri, Parfümler hepsini tek tek gezmiş ama yok. Türkiyedekiyle hemen hemen aynı fiyatlar, ucuza bulması mümkün değil. Son ana kadar beklemesini istedim ben de. Black friday  gününü özellikle, yılbaşı indirimlerini falan. Makyaj ürünlerinde hiç indirim olmamış. Benim Naked paletler kaldı anlıyacağınız :(

Black Friday indiriminde bir outlet avmsinde nike air maxler in indirimini yakalamış allahtan. Ben de bari bundan nasipleniyim dedim. Türkiye parasıyla 120 tl ye geldi. Dedim ya alıp alacağım en uygun ürün buydu. 
Bir de Türkiye de çok severek kullandığım La senza marka çamaşırlar vardı. Ne yazık ki geçen sene firma Türkiyeden elini eteğini çekti, tüm mağazalarını kapattı. Nedenini bilmiyorum. İç çamaşırı konusunda başka hiç bir markayla anlaşamıyordum. En sevdiğim markanın da Türkiyeden çekilmesi beni çok üzmüştü.Kardeşim  Canada ya ilk gittiğinde aklıma gelen bu firmanın Canada da  bulunuyor olmasıydı. Black Friday indirimi bir de La senza markası için işime geldi. Bol bol stoklattırdım kardeşime. Ama black friday olduğuna bakmayın işte Türkiyeden indirimli  kaça alıyorsam aynı paraydı orda da. Aman aman bir indirim yoktu benim için ama yine de bir daha bulamayacağım bir markaya tekrar kavuşmuş oldum. Uzun süre beni idare edecektir en azından.

Parfüm için ise beklediğim markalarda indirim yoktu. Sadece Victoria Secret markasının parfümlerinde bir indirim vardı. Parfümler ortalama 90 tlye felan geliyordu. Ama diğer markaları belki indirimle bulabiliriz diye  beklemeye karar verdik. Üstelik arkadaşlarından bazıları Amerika ya seyahat edecekti, belki orada daha ucuza bulabilirdik. Ama ne yazık ki Amerika da parfüm konusunda aynıydı. Tüm fiyatlar Türkiye dekiyle birebirdi.




Böylelikle benim için black friday konusu da kapanmış oldu. Bu kadarını nasiplenebildim. Ülkemizle hemen hemen aynı fiyatlara sahip olması beni çok şaşırttı. Hatta öyle ki kimi ürünlerde Türkiye daha ucuz bile kalırdı. Kaldı ki benim gibi internetten alışverişini yapan biri için internnet alışverişleri çok çok ama çok daha hesaplı kalıyordu Canada yanında. Sanırım artık teknolojinin geliştiğini ve insanların da artık yurtdışından kolayca alışveriş yapabildiğini herkes yani tüm Dünya kabullenmiş durumda.Bu yüzden Türkiye piyasası artık çok abartılı değil, tüm dünyayla birebir. Çünkü biliyorlar insanların yurtdışıyla kıyaslama yapacaklarını ve arada çok fazla bi fark varsa yurdışından sipariş verilebileceğini. Neyse.

 Kardeşim bir kaç ürün nasiplenmiş ama. Kendine çok şık bir Michael Kors saat almış, üstelik Türkiye fiyatı 1000 tlnin üzerinde olan bir saati indirimle sadece 400 tlye almış.
Gelmeden de sanırım sevgililer gününe özel bir indirim vardı. Guess marka çanta ve ayakkabılarda indirim varmış. Kendine aldı ama ben istediğim tarz bir şey bulamadım, açıkcası ihtiyacım da yoktu. Ayrıca Calvin Klein markasında da güzel indirimler varmış. Yine bir çanta  nasiplenmiş , çanta fiyatları yine 180 tlye kadar düşmüş.
  
Böyle uzun bir yazı yazmamın sebeplerinden biri de nette Canada dan ucuza ne alınabilir diye yazdığımda pek fazla bir bilgiye rastlayamamış olmam. Çoğu kişi ne alınır diye sormuş formlarda ama pek ayrıntılı bir bilgi yoktu. Belki benim yazım Canada ya yolu düşenler için aydınlatıcı olur diye düşündüm. Zaten genelde beyler sormuş elektronik olarak ne alınır diye. Açıkcası biz de bir bilgisayar bakmıştık ama yine fiyatlar Türkiye dekiyle aynıydı. Babam ıphone 6 siparişi verdi kendine. Bir tek telefonlarda acayip bir fark vardı zaten ülkemize göre. Yaklaşık 1000 tl daha ucuza geldi ıphone bize. 

Hal böyle olunca napalım artık ufak tefek farkedilir de olsa illa bir şeyler alalım dercesine Kiehls in istediğim peeling ve  maskesini sipariş verdim. Maske 28 Canada doları ( bu arada Canada doları normal dolardan daha ucuz) peeling de 58 Canada doları idi. Dolar olunca fiyatlar pek bir ucuz gibi geliyor di mi :) Normalde Türkiye de maske 82 tl, peeling de 150 tl yanlış hatırlamıyorsam. Sitesine bakabilirsiniz. Çok az da olsa biraz ucuz geldiği için aldırdım kardeşime. Eninde sonunda alacağım ve istediğim bir üründü sonuçta. Türkiyede 230 tl gibi bi fiyata gelirken Canada da 190 tlye geliyordu, eh iyi bari deyip aldık. Ammaaaaa şunu unuttuk :) Canada da aldığın her ürün için vergi ödüyosun, sanırım %13 kadar. Haliyle bu maske ve peeling de Türkiye fiyatıyla aynı geldi. Hatta ve hatta maske 125 ml iken , Türkiye de 150 ml olarak bulunuyor. 25 ml lik zarardayım kızlar :)




Yves Rocher vücut kreminin fiyatını bilmiyorum. Kardeşim hediye olarak geldiğini söyledi. Bu ürün sanırım Türkiye de yok. İnanılmaz güzel kokuyor ve simli. Yanlış duymadınız. Shimmering Body Lotion olarak geçiyor. Hafif altın parıltılara sahip. Işıltılı şeyleri sevdiğim için bayıldım. Yazın favorim olacaktır kesin.


Son olarak bir parfüm nasiplenemediğimden sevgililer gününe özel tekrar indirime giren Victoria Secret parfümlerindan alalım istedim. Yine aynı indirim oranına sahipti yaklaşık 90 tl gibi bir fiyata geliyordu. Türkiyede bu parfümler yanılmıyorsam 270 tl civarında idi. Son zamanlarda Türkiye de  %70 indirim başlamış. Parfümler dahil mi bimiyorum. Ben very sexynin kokusuna bayılıorum. Tercihim bundan yana oldu, kardeşim ise Noir olanınını tercih etmiş.


Gel gelelim Türkiye de 100 ml olarak satın aldığımız bu parfüm Canada da 50 ml olarak satılıyor, yine hayal kırıklığı anlayacağınız :) Yine de uygun bir fiyata gelmiş oldu bunu inkar edemem. Diğer Dior, Gucci, Chanel  gibi markalar için bir de Duty Free ye baktık ama inanın fiyatlar Türkiye deki aynı pahalılığa sahipti.


Çok istediğim fiyatlara istediğim şeyler bulamasam da gelenler çok güzel, ba yıl dım. Umarım Canada alışverişi konusunda bilgilendirici bir yazı olmuştur. Demek ki neymiş alışveriş için Canada oldukça pahalı bir yermiş :)

2 Şubat 2016 Salı

Fanila.com İle Derin V Yaka Basic Tshirtlere Ne Dersiniz?




Valla ben hiç hayır demem. Uzun süredir derin v yaka basic tşört bakıyordum. Malum yaz da yaklaşıyor. En çok tercih edilen ürünlerden biri bu basicler. Ben bahar mevsiminde ceket, mont içlerine giymek için de yazı beklemek istemedim. 




Piyasada çok fazla var evet ama tam istediğim gibi bulamamıştım. Bazılarının kumaşları istediğim tarzda değildi çok sertti, bazılarının yaka açıklığı da beklediğim gibi değildi.Kimisi de fiyat bakımından abartmış durumda. Derken instagramda fanilagiy adresine denk geldim. Kullanan herkes kumaşın yumuşaklığından ve kalıbın mükemmelliğinden bahsediyordu.Giyenlerin üstünde de tam istediğim gibi duruyordu. Merak edip bir siyah bir de beyaz renginden satın aldım. Tabi instagramdan değil kendilerine ait bir siteleri var ordan satın aldım. Üstelik basic olarak bir çok çeşidi de mevcut.



Siparişi verdiğinizde kargo ertesi gün elinizde oluyor. Hızlı teslimat güzel. Geldiğinde acaba hayal kırıklığı yaşar mıyım diye endişelenmedim değil. Çünkü bu tarz kıyafetlerde  her şeyden önce kumaş kalitesi çok önemli. Paketi açtığımda ohhh be dedim, gerçekten de anlattıkları gibi kumaşı yumuşacık. İstediğim incelikte ve kaliteli. Yakası da derin bir v yaka gerçekten. Ama içinize ekstra bir body giymeyi gerektirmeyecek kadar da ölçülü. Beden konusunda çok kararsız kalmadım değil. Normalde s giyiyorum ama bu tarz kıyafetlerde dökümlü durması gerektiği için m beden mi alsam diye düşünmüştüm ama hiç gerek yok. Kaç beden giyiyorsanız o beden alın, kalıp olarak zaten rahat ve dökümlü.


Kısacası basic tşört arıyorsanız tavsiye ederim. Fiyatı oldukça makul 24,95 tl ve ücretsiz kargo. Çoklu alımlarda da kampanya yapmışlar. Bakmak isterseniz fanila.com sitesine tıklamanız yeterli. Herkese tavsiye edilir :)

1 Şubat 2016 Pazartesi

Kahvaltı Keyfimiz



Uzunnnnn bir aradan sonra yine bir kahvaltı soframızla sizlerleyim. Haftasonu kardeşim yurtdışından kesin dönüş yaptı. Annemler de haliyle bizdeydi. Ailemle uzun süredir yapmayı özlediğim kahvaltımı sizlerle paylaşmak istedim. Hem de paylaşamadığım bana hediye gelen bu kahvaltı takımını da bi gösteriim dedim. Keramika nın bu kahvaltı takımlarına bayılıyorum. Rengarenk, cıvıl cıvıl...İstediğiniz parçalardan takım yapabiliyorsunuz. İyi ki hediye gelmiş de bu takım benim olmuş :) Gördüğünüz her seramik parça setin içinde.(şekerlik hariç o araya kaçmış) Tabi kişisel zevkle oluşturulmuş bir takım. Allah herkese böyle güzel kahvaltı sofralarını sevdikleriyle nasip etsin. Herkese iyi akşamlar :)

Fırın Kebabı




Kızlaaaar öncelikle foto için çok üzgünüm. O kadar mis kokuyordu ki fotosunu çekmeyi akıl edemeyip direk yemeye başladık. Ve bir damlacık bile kalmadan bitiverdi.:( Ama tadı inanılmaz lezzetli. Mutlaka denemelisiniz.

  1. 300 gr kadar dana kuşbaşı
  2. Yarım patlıcan
  3. 2 adet sivribiber
  4. 10 adet mantar
  5. 10 adet sarımsak
  6. 1 adet patates
  7. 5-6 adet çeri domates
  8. Tuz, karabiber,kekik
  9. Tereyağı
  10. Maydonoz
Öncelikle bu yemek 3 kişilik onu söyleyim. 3 kişilik ama maşallah eşimle bana anca yetti.Bizim borcamın boyutu en küçüklerinden. Siz istersenz miktarları artırabilirsiniz. Patlıcan, biber, domates,mantar ve patatesleri küp küp doğrayın.Sarımsakları ikiye bölün.  Etlerimizi de ekleyip bir güzel karabiber ve tuzla harmanlayın.En üstüne kekik serpin ve 3 küçük parça tereyağını üstüne koyun. Sıvıyağ kullanmıyoruz. Tamemen sebzelerin özellikle domatesin ve etin kendi suyuyla pişecek. Üzerini önce yağlı kağıtla sonra aliminyum folyoyla kaplayın. Yaklaşık 1 saat bu şekilde pişsin, Sonra üzerini açın ve yarım saat kadar da bu şekilde pişirin. Üzeri azıcık kızarsın. Pişince üzerine maydonoz ekleyin. Afiyet olsun :)